
Ülkemizde işe yarayan bir ağız kokusu gargarası bulunmadığını gördüm ve yıllar kadar önce ağız ve vücut kokularını gideren bir kimyasal formülü geliştirdim.
Formülü ücretsiz olarak kullanması için bir yerli firmaya verdim. Bu gün HalitosilZn ismi ile piyasada satılmaktadır. Kendisinden ücret istemediğim için firma bana borcunu ödemek ve teşekkür etmek amacı ile kutunun üzerine ismimi yazmış sağ olsun. Ben bunu talep etmemiştim.
Bana sık sık soruyorlar neden bu gargaranın satışından neden para istemiyorsun diye. İşte bunu anlatmak amacı ile bu yazıyı kaleme alıyorum.
Günümüzde doktorlar, diş hekimleri, eczacılar ve sağlık çalışanlarının içerisinde bir grup kardeşimiz veya hitabeti kuvvetli olan hekimler ücret karşılığında seminerler, toplantılar, kurslar düzenliyorlar, youtube videoları çekiyor, instagramda ürün reklamı yapıyorlar. Belirli bir ticari ürünü hedef alan bazı tıbbi bilgileri anlatıyorlar, bilimsel gerçekleri azıcık saptırıp reklamını yaptıkları ürünü kayıracak şekilde spekülatif yaklaşıyorlar konuya. Ya satılmasını istedikleri ürünü abartıyorlar veya minik bir tıbbi gerçeği abartıyorlar. Yönlendirilmiş abartı yapıyorlar. Bir videonun asıl hedefinin firmanın ürününün reklamını yaparak satış yapmasını temin etmek olduğu çok kolay anlaşılmasına rağmen bunu herkesin biliyor olmasına rağmen hiç kimse sesli telaffuz etmiyor. Hatta taktir ve hayranlıkla hipnotize olmuş gibi izliyor, tıklıyor, abone oluyor, hayranlıkla ürünün peşinden koşuyor. Stokholm sendromu gibi sanki.
Firma memnun. Ürünlerinin reklamını yaptırmış satışını artırmış, ticari pirim elde etmiş oluyor. Reklamı yapan sağlık çalışanı da öyle. Yani alan razı satan razı. Herkes memnun.
(Tıpkı kök kanalı dolgusunda kortizol kullanılmasının sakıncalı olduğu bilinmesine rağmen herkesin memnun olması gibi. veya karbamit peroksitin dişi tatmin edici şekilde beyazlatmadığını herkesin biliyor olmasına rağmen kimsenin şikayetçi olmadığı gibi)
Katılımcı ve firmayı anlayışla karşılıyorum ama bu senaryoda diğer rolleri doğru bulmuyorum. Paranın, sermayenin ve ilaç kartellerinin yönettiği bilim, toplum sağlığını sıkıntıya sokabilecek pozisyonlara kapı açabilir. Hangi firma daha fazla öderse o ürünün bilimi yapılacak demektir. Bilim ve eğitim kalite kaybetmiş olabilir.
Firmalar birbirleri ile rekabet yaparken hangi hocayı (sağlık çalışanını) tutacaklarını konuşuyorlar kendi aralarında.
İşte ben bu senaryoda reklam yapan, ürün tanıtan, paralı kurs veren sağlık çalışanı rolünü red ediyorum. Güvenilirliğimi ve hekim olarak dik duruşumu korumak, sadece bilime sadakat gösterdiğimi ifade etmek, parayı yok hükmünde kabul ettiğimi ortaya koymak için kendi geliştirdiğim ve patentini tescil ettirdiğim ürünün satışından para almıyorum. Para ile bilim arasında yeterince kalın bir duvar koyduğumu ve böylece hastalarıma güven verdiğimi düşünüyorum.
Kendi geliştirdiğim gargaradan ücret almayışımın sebebi budur. Bu sağlık çalışanları ile arama mesafe koymak için, onlardan uzak olduğumu kendime ve çevreme göstermek için, onurlu durmak, paranın emrinde olmadığımı tescil etmek, omurgalı kalmak için para almıyorum. Paralı senaristlerden intikam almak için para almıyorum.
Kutu üzerinde ismimin yazıyor olması bile beni reklamcı zannettiriyor olabileceğini sonradan fark ederek firmadan kutu üzerindeki ismimin kaldırılmasını istedim. Fakat Binlerce etiketi matbaadan bastırdıklarını bu isteğimi hemen yerine getiremeyeceklerini ancak yeni etiket bastırılacağı zaman kutu üzerinden ismimi silebileceklerini söylediler. Bu gün piyasada satılmakta olan ürünlerin üzerinde bir süre daha ismimi görmek mümkün olacaktır, zamanla bu isim silinecektir.
Şimdi reçeteme Halitosil yazarken güvendeyim. Sağlamım. Dimdik duruyorum. Hiç kimse para için kendi ilacını yazıyor diyemez. Hiç kimse para için ilacını övüyor diyemez. Hiç kimse reklam yaptığımı söyleyemez. Buna rağmen sorsalar bile geliştirdiğim ürünü tek başına telafuz etmiyor diğer ağız kokusu ürünlerinin isimlerini de belirtiyor böylece demokratik, davrandığıma inanıyorum.
Halitosil gargaranın satışından ücret almadığımın sebebi budur.
Ülkemizde bir eksiği giderdiğimi düşünüyorum.
Sordunuz anlattım.