Antibiyotikler bakteriyostatiktir

Size hep yanlış yapılagelen başka bir konuyu açmak istiyorum.

Klasik kitaplarda antibiyotikler bakteriyi öldüren (bakterisid) ve
bakterinin üremesini engelleyen yani öldürmeyen (bakteriyostatik)
olmak üzere sınıflandırılır.

Bütün antibiyotikler bakteriyostatiktir.
Bakterisid antibiyotik yoktur

TÜKETMEK TERİMİ

“Tüketmek” fiili ingilizce “consume” den dilimize özenti ile çevrildi. Kullanıp faydalanmak, yeyip içerek kullanıp bitirmek tüketmek faydalanıp bitirmek anlamına gelir. Ama bizim dilimize oturmadı. Çünkü bizim dilimizde harcamak anlamı tüketmek fiilinin içine gömülüdür. Birisi “peynir tüket” dediği zaman “peynir harca” anlamı uyanıyor zihinde. Yemek desenize şuna ?

Bir şeyi tüketmek denildiği zaman, örneğin su tüketmek, kahve tüketmek, ekmek tüketmek denildiği zaman akıla o nesnenin harcanmadı gelir. Türkçe dilinde tüketmek kelimesinin zihindeki anlamı içerisinde harcamak gömülüdür, harcamak gizlenmiştir. Tüketmek deyince ağırlıklı olarak harcamayı anlarız. Çöpe atarak, israf ederek, örneğin paramızı tüketmek, elektriği tüketmek, düşmanın yakıtını tüketmek yani harcamak. Yemek yemeyi anlamayız.

Ancak İngilizce dilinde consume kelimesi bir şeylerden faydalanarak bitirmeyi anlatır. Örneğin yumurta yiyerek protein alınıyorsa ve protein ile besleniliyorsa, “yumurta ye” denileceği zaman İngilizcede “consume egg” denir. Ancak bunu Türkçeye çevirdiğimiz zaman sözcüğün içerisine ikinci bir anlam daha gömülür “yumurta ye” ve “yumurtayı harca”.

Yani birisi kullanıp faydalanıp bitirmek diğer harcayıp kurtulmak tüketmek demektir. İngilizcede yumurta yenirse consumed denir. Türkçede satılan yumurtalar biterse tükendi denir.

Entel sınıf taklitçi refleksi ile konsüme kelimesini kanırtarak zorlayarak kastırarak bastırarak dilimize monte etmeye çalışıyor. Dilimiz yeterince kirlendi. Sükseli olsun diye bu tür özenti terimlerin dilimize girmesine izin vermeyelim. Temiz ve anlaşılır Türkçe kullanalım. Tüketmek değil yemek fiilini kullanalım

 

 

 

İYİ HEKİM KİMDİR

Diş hekimliği mesleğindeki düşüş

İyi hekim ne yapılacağını değil nerde durulacağını bilen hekimdir.

Fakültede sayısız hastalık ve sayısız tedavi öğreniyoruz. Kliniklerimize gelen broşür, temsilci ve katıldığımız kongre ve kurslarda da neler yapacağımızı öğreniyoruz. Hatta gogıl bile ne yapılması gerektiğini hangi ilaçların kullanılması gerektiğini bizlere söylemektedir.

Ama nerde duracağımızı öğrenmiyoruz. Durmayı bilmek, gerektiğinden fazla müdahale etmemek, hastayı amacının ötesinde manipüle etmemek gerekir.

Bu, ancak sağ duyu kazanmak ile mümkündür.

HASET NE DEMEKTİR

haset

Bende yok onda da olmasın (Buna haset adı verilir)
Şu basamaklar ile olgunlaşarak haset, irfana dönüşür:

– Bende var onda olmasın
– Onunki benim olsun
– Onda var bende de olsun (Buna gıpta adı verilir)
– bende var onda da olsun
– Benimki onun olsun
– Bende yok ama onda olsun
– Madem Onda yok bende de olmasın

Hasetten kurtulmak için “inşallah O’nda daha çok olsun” diyerek dua etmek gerekir.